İşte bütün bunlar kibrin şekilleri,‼ ilim ve amelle azizleşmenin vermiş olduğu meyve ve eserlerdir.‼
Acaba bütün bu huylardan veya bir kısmından uzak olan bir kimse nerede?⁉
Keşke bilseydim bu ahlâkları nefsinden bilen ve Hz. Peygamber`in şu hadîs-i şerifini dinleyen kimdir?❓❓
`Kalbinde hardal danesi kadar kibir bulunan kimse cennete giremez!‼` Böyle bir kimse nefsini nasıl büyütür❓❓? Başkasına karşı nasıl büyüklük taslar?❓❓ Oysa Hz. Peygamber (s.a) onun ateş ehlinden olduğunu haber veriyor.‼
Büyük kimse, ancak bu rezaletten uzak olan kimsedir‼. Zaten bu rezaletten uzak olan kimsede büyüklük ve kibir yoktur‼
. Alim odur ki Allah Teâlâ`nın, `
Sen nefsine kıymet vermediğin takdirde benim nezdimde kıymetin vardır.‼ Nefsini kıymetli gördüğün takdirde bizce senin kıymetin yoktur`‼ dediğini anlar.‼
Dinden bu hususu anlamayan bir kimseye âlim ismini vermek doğru değildir. ‼
Bilen bir kimseye de gururlanmamak‼ düşer. Nefsine kıymet❗ vermemesi lâzımdır.
İşte bunlar ilim📚 ve amelle mağrur olmanın şekilleridir.‼
Âlimin böbürlenmesine gelince, o mağlûb etmek için münâzara ilminde var kuvvetiyle çalışır. ‼Gece gündüz mahfellerde münazara, cedel, güzel ibare, secîli lâfızlar, garip ilimlerde arkadaşlarını küçük düşürmek‼ ve onlara tevafuk etsin(üstün gelsin,yensin) diye ilimleri hıfzetme, hadîsin lafızlarında ve isnadlarında yanlış gideni reddetmek için ve dolayısıyla kendisinin faziletini,❗ arkadaşlarının da eksikliğini❗ belirtmek için hadîsin lâfız ve isnadlarını ezberlemek gibi ilimleri tahsile koyulur!‼ Arkadaşlarından biri yanlış birşey söylerse ona hücum etme‼ fırsatı doğduğundan dolayı sevinir‼. Arkadaşı isabet ettiği zaman hoşuna gitmez. ‼Çünkü arkadaşının kendisinden daha büyük kabul edilmesinden korkar.‼
İşte bütün bunlar kibrin şekilleri, ❗ilim ve amelle azizleşmenin❗ vermiş olduğu meyve ve eserlerdir.❗ Acaba bütün bu huylardan veya bir kısmından uzak olan bir kimse nerede⁉? Keşke bilseydim bu ahlâkları nefsinden bilen ve Hz. Peygamber`in şu hadîs-i şerifini dinleyen kimdir? ❓❓❓`Kalbinde hardal danesi kadar kibir bulunan kimse cennete giremez!`‼ Böyle bir kimse nefsini nasıl büyütür?❓ Başkasına karşı nasıl büyüklük taslar❓? Oysa Hz. Peygamber (s.a) onun ateş ehlinden olduğunu haber veriyor.‼ Büyük kimse, ancak bu rezaletten uzak olan kimsedir.‼ Zaten bu rezaletten uzak olan kimsede büyüklük ve kibir yoktur. ‼Alim odur ki Allah Teâlâ`nın, `Sen nefsine kıymet vermediğin takdirde benim nezdimde kıymetin vardır.‼ Nefsini kıymetli gördüğün takdirde bizce senin kıymetin yoktur`‼ dediğini anlar. Dinden bu hususu anlamayan bir kimseye âlim ❗ismini vermek doğru değildir.‼ Bilen bir kimseye de gururlanmamak düşer.‼ Nefsine kıymet vermemesi lâzımdır. ‼İşte bunlar ilim ve amelle mağrur olmanın şekilleridir.
3. Haseb ve Neseble Gururlanmak‼
Şerefli bir nesebe sahip olan kimse, amel ve ilim bakımından kendisinden daha üstün olsa bile, o nesebe sahip olmayanı hakir görür.❗
Bazıları gururlanır, insanların kendisine köle olduklarını sanır❗ ve onlarla oturmaktan çekinir.❗
Bunun meyvesi, diliyle bu sebepten böbürlenmesi ve başkasına şöyle demesidir: `Ey Hindli! ‼Ey Ermenî!‼
Sen kimsin?❓ Senin baban kimdir❓?
Ben filân oğlu filânım!‼ Senin gibisi nasıl benimle konuşabilir veya bana nasıl bakabilir veya benim gibisiyle nasıl konuşabilir?⁉` ve bu sözlere benzer sözler... Bu gurur nefiste saklı‼ bulunan bir damardır. Neseb sahibi bir kimse, salih ve akıllı da olsa, bundan bir türlü kurtulamaz.‼
Ancak hallerinin normal olduğu anda bu gibi gurur kendisinden sızmaz.
Eğer öfke kendisine galebe çalarsa, ❗bu öfke, basiretinin nûrunu söndürür ❗ve gurur kendisinden sızar.‼ Nitekim Ebu Zer el-Gıfârî şöyle demiştir: `Hz. Peygamber`in yanında bir kişiyle tartıştık.(bilal radiyallahu anhu ile)
Ona `Ey siyah kadının oğlu`‼ dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a) şöyle dedi:
Ey Ebu Zer! ‼
Ölçek doldu! ❗Ölçek doldu (veya dolmadı; yani iyi ölçmedin).
Beyaz kadının oğlu❗, siyah kadının oğlundan üstün değildir!‼
Bunun üzerine ben yere uzandım ve kişiye dedim ki: `Benim yanağıma bas!`‼ İşte Hz. Peygamber`in, beyaz kadının oğlu olduğu için nefsini üstün telâkki eden Ebu Zer`i nasıl ikaz ettiğini ve bunun yanlış ve cehalet olduğunu söylediğini dikkatle izle‼!
Yine Ebu Zer`in nasıl tevbe ettiğini, ‼kibir ağacının kökünü kalbinden, kendisine karşı kibir tasladığı kimsenin ayağının tabanıyla nasıl söktüğünü ve `Kibri ancak zillet sökebilir`❗ hakikatini nasıl gösterdiğini dikkatle izle!‼
İki kişi Hz. Peygamber`in yanında birbirlerine karşı böbürlenerek tartıştılar.‼ Onlardan biri diğerine şöyle dedi: `Ben filân oğlu filanım❗! Ey annesiz kişi! Sen kimsin?`❓
Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:
`İki kişi Musa`nın yanında birbirine karşı böbürlendiler. Onların biri şöyle dedi: `Ben filân oğlu filânım!`❗ Böylece dokuz atasını saydı. Bunun üzerine Allah Teâlâ Hz. Musa`ya vahiy göndererek şöyle buyurdu: `Böbürlenene söyle! ‼Senin o dokuz ecdadın ateş ehlindendir ve sen de onların onuncususun`57❗
Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:
Herhangi bir kavim ecdadlarıyla gururlanmayı terketsin! Çünkü ecdadları cehennemde kömür kesilmişlerdir. Ecdadlarıyla övünmeyi terketmedikleri takdirde Allah nezdinde burunları ile pislik yuvarlayan böceklerden daha değersiz olacaklardır.58
4. Güzellikle Mağrur Olmak‼
Bu da çoğu zaman kadınlar arasında❗ cereyan eder❗ ve bu gurur insanı, başkasını eksik göstermeye,❗ ayıplarını saymaya,❗ gıybetini yapmaya ❗ve halkın ayıplarını sayıp dökmeye dâvet eder.❗
Hz. Aişe`den (r.a) şöyle rivayet edilir: `Bir kadın Hz. Peygamber`in huzuruna girdi. Ben elimle o şöyledir (yani kısa boyludur) dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber beni ikaz ederek şöyle dedi: `Sen onun gıybetini yaptın!‼`59
Bu tür gururun menşei, içte saklı bulunan kibirdir.‼ Çünkü Hz. Aişe de eğer o kadın gibi kısa boylu olsaydı onu `kısa boylu olmakla` anmazdı.❗ Sanki kendinin uzun boylu oluşu Hz. Aişe`nin hoşuna gitmiş ve uzun boyluluğunu beğenmiştir.❗ Kendi boyuna nazaran kadını kısa boylu saymış ve öyle demiştir.
Ey Allah'ım‼
Güzelliği ile övünen ‼kullarına güzelliklerinin de bir emanet olduğu şuurunu idrak ettir‼
Hepimizi kibre düşmekten koru❗
5. Malla Kibirlenmek
Bu, hazineler hakkında sultanlar arasında;❗ ticarî mallar hakkında tüccarlar arasında,❗ arazileri hakkında köy ağaları arasında,❗ elbiseleri, atları ve merkepleri süslü olanlar arasında❗ cereyan eden bir gururdur‼
. Bu bakımdan zengin,❗ fakiri hakir görür ve ona karşı gurura kapılır❗ ve ona şöyle der:
`Sen yoksul ve fakirsin. Ben ise eğer istersem, senin gibisini satın alır, senden daha üstününü çalıştırırım. Sen kim oluyorsun? ❓❓❓Senin yanında ne var?❓ Benim evimin mobilyasının değeri senin bütün malından daha fazladır.‼
Ben senin bir senede yemediğini bir günde harcarım!`‼
Bütün bunları, zenginliği gözünde büyüttüğü ve fakirliği hakir ‼gördüğü için söyler. ❗
Bütün bunlar fakirliğin faziletini❗ ve zenginliğin de âfetini❗ bilmemezlikten ileri gelir‼ ve şu ayet-i celîlede buna işaret vardır:
O (adamın) başka ürünü de vardır. Arkadaşıyla konuşurken ona
`Ben malca senden daha zenginim! ‼
Toplulukça senden daha kuvvetliyim!`‼ dedi.(Kehf/34)
Arkadaşı ona şöyle cevap verdi:
Bağına girdiğin zaman `Mâşaallah, kuvvet yalnız Allah iledir‼!` demen gerekmez miydi❓? Gerçi sen beni malca ve evlatça senden az görüyorsun ama rabbim bana senin bağından daha hayırlısını verebilir.‼ Seninkinin üzerine de gökten bir âfet indiriverir de yalçın bir toprak oluverir‼.(Kehf/39-40)
Bu adamın böyle hareket etmesi, mal ve evlatla böbürlenmesinden‼ neşet(ortaya çıkmıştır) etmiştir. Sonra Allah Teâlâ, onun işinin akibetine şu cümle ile işaret etmiştir:
`Ah ne olaydı❗! Rabbime hiçbir ortak koşmamış olaydım!`‼ diyordu.(Kehf/42)
Kârun`un gururu da bu türdendir; zira Allah Teâlâ onun gururunu haber vererek şöyle buyurmuştur:
Derken birgün (Kârun) ziynet ve ihtişamı içinde kavminin önüne çıktı. Dünya hayatını arzu edenler `Keşke Kârun`a verilen mal gibi bizim de olsa! O gerçekten büyük bir bahtiyar!`‼(şanslı) dediler.
6. Kuvvet ve Kudretle Kibirlenmek‼
Bununla zayıf kimselere karşı gurur göstermektir.
7. Etba, Yardımcı,❗ Talebe, ❗Hizmetkâr,❗ Aşiret, ❗Akraba ❗ve Evlatla Böbürlenmek❗
Bu, askerlerle böbürlenen sultanlar, ❗talebelerle böbürlenen âlimler❗ arasında cereyan eder.
Kısaca nimet sayılan her şeyin kemâl sanılması mümkündür.‼ Haddi zâtında kemâl değilse de... O şey ile böbürlenmek mümkündür. ‼Hatta muhannes (kadınımsı hareketlere sahip olan erkek) bile akran ve emsaline karşı bilgisinin ve muhanneslik sanatındaki maharetinin fazlalığıyla gururlanır. Çünkü o bunu kemâl telakki eder ve onunla gururlanır. Her ne kadar onun fiili azaptan başka birşey değil ise de...‼
Fâsık bir kimse de içki içmek‼, kadın ve oğlanlarla fazla zina etmekle gururlanır, kibir taslar!‼ Çünkü o bunu kemâl zanneder. Her ne kadar bu zannında yanlış ise de...
İşte buraya kadar saydıklarımız, âbidlerin birinin diğerine karşı kibirlerinin vasıta ve aletlerini toplayan kaidelerdir. Bu bakımdan bunlardan birşeye sahip olan biri, aynı şeye sahip olmayan❗ veya itikadına göre ondan daha aşağı birşeye sahip olana❗ karşı gururlanır. Bazen kendisine karşı gururlandığı kimse kendisi gibi veya Allah katında kendisinden daha değerli olur. Kendisinden daha fazla âlim olan kişiye karşı ‼kendisinin daha âlim olduğunu zanettiğinden ❗ve nefsi hakkındaki büyük inancından ötürü gururlanan âlim kişi gibi...‼
Allah Teâlâ`dan lûtfu ve rahmetiyle yardım talep ederiz. Muhakkak Allah herşeye kâdirdir.‼
_______
53)Irâkî şöyle der: ``Müellif böyle rivayet etmişse de Kuddal `İlmin âfeti
unutkanlık, güzelliğin âfeti gururdur` diye zayıf bir senedle Hz. Ali`den bu
hadîsi rivayet etmiştir".
54)İbn Mübârek, Zühd
55)Müslim
56)Müslim
57)Abdullah b. Ahmed, Zevâid-i Münsed
58)Ebu Dâvud, Tirmizî, İbn Hibban
59)Daha önce geçmişti.