HİCRET -3
BİZİM HİCRETİMİZ NASIL OLACAK?
Öyleyse bizim hicretimiz nasıl olacak?
Hicret, Allah rızası için; anadan, babadan, evlattan, yardan, diyardan, maldan, mülkten hatta candan vazgeçmenin ibretli ve meşakkatli bir öyküsü; Yüce Dinimizin rahmet yüklü mesajlarını bütün insanlığa ulaştırmak için çıkılan kutlu yolculuğun adıdır.
Bizim hicretimiz hayatın hemen her boyutuna sıçramış fuhşiyat ve haram bataklığından hasbel kader sakınmakla olacak.Bir hadiste, “Muhacir Allah’ın yasakladığı kötülük ve günahları terkeden kimsedir” denilmekte, başka bir hadiste de hicretin “kötü şeyleri terketmek” anlamına geldiği belirtilmektedir. Hicretin ahlâk ve zühd ile ilgisine işaret eden âyet ve hadisleri dikkate alan mutasavvıflar bu kavramı hem “haramları terkedip kötülüklerden uzaklaşmak”, hem de “nefsi terbiye etmek maksadıyla yolculuğa çıkmak” veya “kalben ve zihnen halkı terketmek” anlamında kullanmıştır.Hz. İbrahim'in (as) dediği gibi, hepimiz Rabb'imize hicret etmekteyiz. Geçici olan bu dünyadan, ebedi olan gerçek âleme doğru göç etmekteyiz. Buradaki hicret, Sevgili Peygamberimizin bir hadislerinde buyurduğu gibi, Allah'ın yasaklarını terk etmektir. Ne mutlu hicret edenlere. Ne mutlu yüreklerinde hicret ruhunu taşıyanlara..
Bizim hicretimiz Allah’ın kanunlarını çiğnemeye memurmuş gibi sürekli haram yayın yapan televizyonun bulunduğu bir odadan “Rabbimin rızası burada değil” diyerek diğer odaya geçmekle olacak. En önemlisi evden atmakla olacak.
Bizim hicretimiz ucu gayet kârlı gözüken ancak üstünde faizin tozu bulunan bir işi “Rabbim bundan razı olmaz, varsın buradan kâr etmeyeyim” diyerek terk etmekle olacak.
Bizim hicretimiz dünya ile dinin çakıştığı her türlü işte bir an bile duraksamaksızın Dünya’ya tekmeyi vurmakla olacak.
Kısacası bizim hicretimiz, Sosyalizm’in, Kapitalizm’in, Emperyalizm’in bilinç altımıza yerleştirdiği her ne varsa bunlardan temizlenmek, arınmakla olacak.
Devam eden tek şey mücadeledir. İslamın uygulanması ve yaşanamsı için çalışmak ve mücadele azmini bırakmamakla olacak. Dünyevileşme hastalığına düşmeden Allah rızası için çalışmak ve gayret etmek. Değişen ise mücadele şekli ve mücadele edilen güçlerdir. Mevzunun ortak paydası ise her zaman bellidir: İtaat edilecek yegâne merci olarak sadece Allah ve Resulü’nü tanımak, bunun dışında ne varsa reddetmek.
HİCRET'TE YAŞANAN MUCİZLER
Resûlûllah Sallâllahu Aleyhi ve Âlihi ve Sellem Efendimiz, hicret esnasında birçok İlâhî ihsanlara ve mu’cizelere mazhar olmuştur:
a-) Kâfirlerin Darün Nedve’deki toplantılarını, Allah-u Teâlâ, kendisine Hz. Cebrâil vasıtasıyla haber vermiştir,
b-) Hazret-i Ali’yi kendi yerine yatıran Efendimiz, Hazret-i Ali’ye “Onlar sana bir zarar veremez!” diyerek, garanti vermiş ve aynen dediği şekilde çıkmıştır,
c-) Evinin etrafını abluka altına alan düşmanlara karşı, Allah-u Teâlâ’nın ta’limi üzerine, Kur’an’dan bazı ayetler (Yasin: 1-9) okuyarak ve bir avuç da toprak yüzlerine karşı atarak çıkmış, hiç bir kâfir kendisini görmeden aralarından çıkıp gitmiştir,
d-) Sevr mağarasında iken, mağaranın ağzı örümcek ağı ile kapanmış, hatta bir kısım rivayetlere göre aniden bir ağaç bitmiş ve iki güvercin üzerine yuva yapmış olarak karar kılmıştır.
e-) Gerek bu sâikler, gerekse kalbî ve ma’nevî tahavvülât yüzünden olsun, müşrikler mağaranın ağzına ve yanı başına geldikleri halde, başlarını kaldırıp mağaranın içerisine bakmamış-bakamamış, böylece Allahu Teâlâ, yüce Habibini ve arkadaşını hıfz-u siyanet altına almıştır,
f-) Resûlûllah Efendimiz, gerek mağarada ve gerekse Suraka’nın ta’kibatı esnasında sürekli olarak endişelenen Hz. Ebubekir’i “Üzülme, Allah bizimle beraberdir!” şeklindeki ikâzlarıyla teskin etmiş, sükûnete kavuşturmuş; böylece, Allah-u Teâlâ’nın bildirmiş olmasından dolayı, ‘‘Hiç bir zarara uğramadan mahall-i ikamete gideceklerini kesinkes imâen ve işâreten, hatta çoğu kez ‘sarahaten’ bildirmiştir.”
g-) Yolda Ümm-ü ma’bed ve çoban başta olarak, bir kaç kez sütsüz koyundan süt sağma ve sütü bollaştırma mu’cizeleri göstermiş, bu vesile ile birçok kimsenin İslâm’a girmesi gerçekleşmiştir,
h-) Suraka’nın ‘beddua’ sonucu atıyla kumlara gömülmesi, ‘dua’ sonucu da kurtulması, yine mu’cizât-ı Nebevi’dendir.
ı-) Resûlûllah (asm) Efendimiz, henüz iman etmemiş olan Suraka’nın iman ederek, ileride gerçekleşecek cihanşûmul fetihlere iştirak edeceğini ve İran’ın feth olunup, kisrâsının bileziklerini Suraka’nın takınacağını haber vermiş; böylece ileride Suraka iman etmiş, İran feth edilmiş ve kisranın bilezikleri de Suraka’ya Hz.Ömer tarafından takılmıştır.
j-) Resulullâh aleyhissalâtü vesselam Efendimiz, Medine’ye girerken, “Devenin önünü serbest bırakın, o me’murdur, gideceği yeri bilir.”şekildeki ifâdeleriyle, hem devenin Allah tarafından ilhama mazhar kılınmış olduğunu, hem de kendisinin de bu durumu bildiğini beyan buyurmuştur. Üstelik devenin, kendisinin kalbinin mütemayil bulunduğu Ben-i Neccâr’ın mahallesine gitmesi ve onların toprağında çökmesi ile, çöktüğü yerin mescid mahalli olarak sabit olması da ayrı ayrı birer mu’cize hüviyetindedir…
Böylece; Allah’ın yüce Resûlü (sas) ile gerçek Eshabının ve mübârek Nesl-i Pâkinin ve onların gerçek vârislerinin ‘yâkinî iman’, ‘hicret’, ‘cihâd’ ve ‘şehadet’ten oluşan nurlu ‘hayat’larının ‘müşâhhâs-mücessem İslâm’ ve ‘canlı Kur’an’ olarak bizlere ‘her cihetten’ ışık tuttukları, ‘nûmune-i imtisâl’ oldukları; ‘mutlak kurtuluş’un, ‘ebedî saadetin’, gerçek ‘salâh’ın ve ‘felah’ın da onlara iktidâ ile hâsıl olacağı, güneş gibi ve sarâhâten anlaşılmış olmaktadır..
-
💮 SABAH (VE AKŞAM) DUA ve ZİKİRLERİ 💮 (1 KERE) AYET-EL KURSÎ ✳ اللَّهُ لاَ إِلَـهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ لاَ تَأْخُذ...
-
اللَّهُمَّ زِدْنَا وَلَا تَنْقُصْنَا، وَأَكْرِمْنَا وَلَا تُهِنَّا، وَأَعْطِنَا وَلَا تَحْرِمْنَا، وَآثِرْنَا وَلَا تُؤْثِرْ عَلَيْنَا، وَأ...
-
Musibet ve Belalar karşısında Okunacak Dualar başlığında öğreneceğimiz toplam 4 duamız olacak. Bu dualar da diğer öğrendiğimiz tüm dualar ...
-
( Y azdıklarım , Sevgi Binabdullah'a ait olup , Nisan 2017 İstanbul'da katıldığı bir kına gecesinde yapmış olduğu sohbetinden tuttuğ...
-
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in hastalara ve ağrısı olanlara karşı okuduğu duâlar… Hazret-i Âişe –radıyallahu anha-’dan rivayete göre Neb...
HERKES İÇİN SİYER - 30. BÖLÜM (MEDİNE’NİN EN HÜZÜNLÜ GÜNÜ RESÛLULLAH’IN ➯devamı
Aralık 17 2020
HERKES İÇİN SİYER - 29. BÖLÜM (İNSANLIĞA EN BÜYÜK MESAJ: VEDA ➯devamı
Aralık 07 2020
HERKES İÇİN SİYER - 28. BÖLÜM (ZORLUK SEFERİ ➯devamı
Aralık 07 2020
HERKES İÇİN SİYER - 27. BÖLÜM (BİTMEK BİLMEYEN DAVET HIRSI: HEYETLER ➯devamı
Kasım 29 2020
HERKES İÇİN SİYER - 26. BÖLÜM (BİR MEKTEP OLARAK ➯devamı
Kasım 23 2020