Giyinişte ve Yürüyüşte Gösterilen Kibir-i
Zemmi Hadîsler:
Kibirden ötürü eteğini yerde sürükleyen bir kimseye Allah Teâlâ nazar etmez (iltifat etmez)!20
Bir kişi elbisesine bürünüp sallana sallana gezerken nefsi kendisini ucb`a sevketti, dolayısıyle Allah onu yere batırdı. O, kıyamet gününe kadar yerde deprendikçe deprenir.21
Kim gururdan ötürü elbisesini yerde sürürse, kıyamet gününde Allah ona bakmaz (iltifat etmez)
Zeyd b. Eslem dedi ki: `İbn Ömer`in yanına girdim. O esnada Abdullah b. Vâkıd22 sırtında yeni bir elbise olduğu halde İbn Ömer`in yanından geçti. İbn Ömer`in şöyle söylediğini işittim: Ey oğul! Elbiseni biraz yukarıya kaldır. Yerde sürüme! Zira ben Hz. Peygamber`in şöyle dediğini duydum: `Mağrur olduğundan dolayı elbisesini yerde sürükleyen bir kimseye Allah bakmaz (iltifat et-mez)!`23
Rivayet ediliyor ki, Hz. Peygamber (s.a) birgün avucuna tükürüp parmağıyla dokunarak şöyle buyurmuştur: `Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır: `Ey Âdemoğlu! Sen beni mağlûp etmek mi istiyorsun. Oysa ben seni bunun benzerinden yarattım. Sonra seni geliştirdim ve bu kıvama getirdim. O zaman sen nefsine aldanarak iki elbisenin içinde sallana sallana gezdin. Yer için bir ağırlık oldun. Mal topladın, hakları menettin. Ta ki can boğaza gelip da-yanıncaya kadar. Bu sefer de dedin ki: `Malımı sadaka vereceğim!` Oysa sadakanın zamanı geçti!`24
Ümmetim mağrur ve kendilerini beğenerek yürüdükleri, kendilerine Fars ve Rumlar hizmet ettikleri zaman, Allah onların bir kısmını diğer bir kısmına musallat kılar.25
İbn`ul-Arabî der ki: `Hadîsin metninde geçen mutayta denen yürüyüş, içinde gurur ve kibir olan yürüyüş demektir`.
Kim nefsinde büyüklük taslar ve yürüyüşünde gururlanırsa Allah Teâlâ kendisinden nefret ettiği halde Allah`ın huzuruna varır.26
Ashab`ın ve Âlimlerin Sözleri
Ebubekir el-Huzelî`den27 şöyle rivayet ediliyor: Biz Hasan`la beraber bulunduğumuz bir anda İbn`ul-Ethem28 yanımızdan geçerek mescidin maksuresine doğru yürüdü. Onun sırtında Haz (Deniz koyunu denilen hayvanın yünü) denilen maddeden do-kunmuş, bir kısmı diğer bir kısmının üzerine, baldırlarına kadar inen bir cübbe vardı. O, sağa sola sallana sallana yürüdüğü için abâsı açılıp kapanıyordu ve baldırları görünüyordu. O anda Hasan, ona baktı ve şöyle dedi: `Öf! Öf! Ne de gururlu! Gururdan ötürü halktan yüzünü çeviriyor. Sağına soluna bakıyor. Ey Ahmak! Sen şükrü yapılmamış bir nimet içinde, o nimette Allah`ın emrini tutmadığın, o nimetten dolayı Allah`ın hakkını ödemediğin halde sağına soluna bakıyorsun. Allah`a yemin ederim, eğer sizden biriniz, deli bir kimsenin sallanması gibi sallanarak yürürse, onun âzalarının her birinde Allah`ın bir nimeti, şeytanın da bir payı vardır`.
İbn`ul-Ethem bu sözü işitti. Hasan Basrî`ye gelip özür talebinde bulundu. Hasan Basrî kendisine `Benden özür dileme! Rabbine tevbe et! Sen Allah Teâlâ`nın şu emrini işitmedin mi?` dedi.
(Kibirlilerin yaptığı gibi) insanlara yüzünün yanını çevirme ve yeryüzünde çalımla yürüme! Çünkü Allah büyüklük taslayan övüngeni sevmez. Yürüyüşünde mütevazi ol! Sesini alçalt! Çünkü seslerin en çirkini eşeklerin sesidir.(Lokman/18-19)
Hasan Basrî`nin yanından güzel giyimli bir genç geçti. Hasan o genci çağırıp kendisine dedi ki: `Ademoğlu gençliğine mağrur olup gösterişi sever. Toprağın senin bedenini örttüğünü, amelinle karşı karşıya geldiğini düşün! Rahmet olasıca! Kalbini tedavi et! Zira Allah Teâlâ`nın kullarından isteği, kalplerini ıslah etmeleridir`.
Rivayet ediliyor ki Ömer b. Abdülaziz, halife olmadan önce hacca gitti. Mağrur mağrur yürürken Tavus kendisine baktı. Onun sırtına dokunarak şöyle dedi: `Senin bu yürüyüşün; midesi pislikle dolu olan bir kimseye yakışmaz`. Bunun üzerine Ömer, özür dileyen bir kimse gibi dedi ki: `Ey amca! Bu yürüyüşü öğreninceye kadar, bu yürüyüşten dolayı benim bütün âzalarım döğüldü`.
Muhammed b. Vâsıl mağrur davranan oğlunu gördü. Yanına çağırıp dedi ki: `Sen kim olduğunu biliyor musun? Dikkatli ol! Senin anneni iki yüz dirheme satın aldım. Babana gelince Allah onun gibisini müslümanlar (arasında) çoğaltmasın!`
İbn Ömer, izarını yerlerde sürüyen bir kişiyi görünce şöyle demiştir: `Muhakkak şeytanın kardeşleri vardır!` Bu sözünü iki veya üç defa tekrar etti.
Rivayet ediliyor ki, Mutarrıf b. Abdillah, el-Muhelleb`i29 Haz denilen maddeden yapılan cübbesine bürünmüş mağrur mağrur yürürken görünce ona şöyle seslendi: `Ey Allah`ın kulu! Bu yürüyüş öyle bir yürüyüştür ki Allah da, Allah`ın Rasûlü de ondan nefret eder`. Muhelleb `Herhalde beni tanıyamadın!` dedi. Mutarrıf `Evet seni tanıyorum! Senin başlangıcın bir damla menidir. Sonun da çirkin bir leştir. Sen de bu iki tarafın arasında pisliği yüklenen birisin!` diye karşılık verdi. Bu sert çıkışın karşısında Muhelleb, mağrur yürüyüşünü terketti.
Mücahid `Sonra da böbürlene böbürlene ehline gitti!` (Kıyâmet/33) ayetinin tefsirinde `gururlana gururlana ehline gitti demektir` dedi.
Allah en doğrusunu bilir.
________
20)Müslim, Buhârî
21)Müslim, Buhârî
22)Tam adı Abdullah b. Vâkıd b. Abdullah b. Ömer b. Hattâb`dır. Bu zat
Medineli ve makbul bir zattır. H. 19`da vefat etmiştir.
23)Müslim
24)İbn Mâce, Hâkim
25)Tirmizî
26)İmam Ahmed, Taberânî, Hâkim
27)Tam adı Ebu Bekr Selmâ b. Abdullah b. Selmâ`dır. Hüzel kabilesinden
olan bu zat Basralıdır. H. 67 senesinde vefat etmiştir.
28)Bu tâbir mutlak olarak zikredildiği zaman şerefli, şair, beliğ, hatîb sahâbî Amr b. Edhem`e hamledilir. Fakat Hasan Basrî`nin bir sahabîye böyle demesi uzaktır. Zâhir olan şudur ki; bu söz, yeğenlerinden birine; ya Şeybe b. Sa`d`a, ya Müdmil b. Hakan`a veya Hâlid b. Safvan`a aittir. (İthaf`us-Saade,VIII/349)
29)Tam adı Muhelleb b. Ebî Safra Azlim b. Şurak el-Ezde`dir. Meşhur idare-
cilerdendir.
-
💮 SABAH (VE AKŞAM) DUA ve ZİKİRLERİ 💮 (1 KERE) AYET-EL KURSÎ ✳ اللَّهُ لاَ إِلَـهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ لاَ تَأْخُذ...
-
اللَّهُمَّ زِدْنَا وَلَا تَنْقُصْنَا، وَأَكْرِمْنَا وَلَا تُهِنَّا، وَأَعْطِنَا وَلَا تَحْرِمْنَا، وَآثِرْنَا وَلَا تُؤْثِرْ عَلَيْنَا، وَأ...
-
Musibet ve Belalar karşısında Okunacak Dualar başlığında öğreneceğimiz toplam 4 duamız olacak. Bu dualar da diğer öğrendiğimiz tüm dualar ...
-
( Y azdıklarım , Sevgi Binabdullah'a ait olup , Nisan 2017 İstanbul'da katıldığı bir kına gecesinde yapmış olduğu sohbetinden tuttuğ...
-
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in hastalara ve ağrısı olanlara karşı okuduğu duâlar… Hazret-i Âişe –radıyallahu anha-’dan rivayete göre Neb...
HERKES İÇİN SİYER - 30. BÖLÜM (MEDİNE’NİN EN HÜZÜNLÜ GÜNÜ RESÛLULLAH’IN ➯devamı
Aralık 17 2020
HERKES İÇİN SİYER - 29. BÖLÜM (İNSANLIĞA EN BÜYÜK MESAJ: VEDA ➯devamı
Aralık 07 2020
HERKES İÇİN SİYER - 28. BÖLÜM (ZORLUK SEFERİ ➯devamı
Aralık 07 2020
HERKES İÇİN SİYER - 27. BÖLÜM (BİTMEK BİLMEYEN DAVET HIRSI: HEYETLER ➯devamı
Kasım 29 2020
HERKES İÇİN SİYER - 26. BÖLÜM (BİR MEKTEP OLARAK ➯devamı
Kasım 23 2020